KETEM, kanser konusunda vatandaşları bilinçlendirme çalışmalarını sürdürüyor. Kanserin erken teşhisinin önemli olduğunu vurgulayan yetkililer, bu konuda halkı bilinçlendirme çalışmalarına devam edeceklerini söylediler.
KETEM’in çalışmaları devam ediyor. Kanser konusunda halkı bilinçlendirme çalışmaları yapan KETEM, erken teşhisin önemine dikkat çekiyor. Kanserle mücadelede erken teşhisin önemli olduğunu sürekli olarak işleyen yetkililer, amacın kanserli sayısını azaltmak olduğunu vurguladılar. Yapılan çalışmalarda; “Vücudumuzda tüm organlar hücrelerden oluşur. Hücreler vücudumuzun en küçük yapıtaşlarıdır ve ancak mikroskopla görülebilirler. Sağlıklı vücut hücreleri (kas ve sinir hücreleri hariç) bölünebilme yeteneğine sahiptirler. Ölen hücrelerin yenilenmesi ve yaralanan dokuların (vücut içi ve dışındaki) onarılması amacıyla bu yeteneklerini kullanırlar. Fakat bu yetenekleri de sınırlıdır. Sonsuz bölünemezler. Her hücrenin hayatı boyunca belli bir bölünebilme sayısı vardır. Sağlıklı bir hücre gerektiği yerde ve gerektiği kadar bölüneceğini bilir. Buna karşın kanser hücreleri, bu bilinci kaybeder, kontrolsüz bölünmeye başlar ve çoğalırlar. Kanser hücreleri birikerek tümörleri (kitleleri) oluştururlar, tümörler normal dokuları sıkıştırabilirler, içine sızabilirler yada tahrip edebilirler. Eğer kanser hücreleri oluştukları tümörden ayrılırsa, kan yada lenf dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölgelerine gidebilirler. Gittikleri yerlerde tümör kolonileri oluşturur ve büyümeye devam ederler. Kanserin bu şekilde vücudun diğer bölgelerine yayılması olayına metastaz adı verilir. Kanserler oluşmaya başladıkları organ ve mikroskop altındaki görünüşlerine göre sınıflandırılırlar. Farklı tipteki kanserler, farklı hızlarda büyürler, farklı yayılma biçimleri gösterirler ve farklı tedavilere cevap verirler. Bu nedenle kanser hastalarının tedavisinde, var olan kanser türüne göre farklı tedaviler uygulanır. Kanserin Nedenleri? Kanserin sebebi henüz kesin olarak bilinmemektedir. Kanser hastalığı için iki grup risk faktörü vardır. Kanser için risk faktörleri yaşam şekillerine, yaşa, cinsiyete ve aile öykülerine bağlı olarak değişir. Bir başka risk grubu ise çevresel faktörlerdir: Sigara alkol kullanımı, Uzun süre ve tehlikeli saatlerde güneş altında kalma, Aşırı dozda röntgen ışınına maruz kalma, Bazı kimyasal maddeler (katran, benzin, boya maddeleri, asbest v.b.) Bazı virüsler(HPV, HBV, HBC…) Hava kirliliği Radyasyona maruz kalma, Kötü beslenme alışkanlığı Kanser Tehlikesinin 7 Habercisi Kanserin belirti ve bulguları köken aldığı doku ve organlara göre değişir. Hatta bazen hiç belirti ve bulgu vermeden kontrol muayenelerinde kanser tanısı konulabilir. Aşağıdaki belirtilere dikkat edin: Rahim ve makattan gelen normal olmayan bir kanama veya akıntı Memede veya vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkan şişlik ve sertlikler İyileşmeyen yaralar Uzun süreli ses kısıklığı ve öksürük Yutkunma güçlüğü ve hazımsızlık Ben ve siğillerde meydana gelen büyüme, kanama, renk değişikliği, yara. Büyük ve küçük abdest yapmakta ki değişiklikler Bu değişiklikler görüldüğünde bir hekime başvurmayı ihmal etmeyiniz. En sık görülen kanser tipleri Meme kanseri (kadınlarda en sık görülen kanserdir.) Akciğer kanseri (erkeklerde en sık görülen kanserdir.) Prostat kanseri Mide kanseri Kalın barsak kanseri Rahim ağzı kanseri Önce kanserden korkmamayı öğrenmeliyiz. Korku doktora gitmeyi önler ve hastalığın iyileştirilmesini engeller. Hastalık belirtilerini yorumlamak yalnızca doktorların görevidir. Kanserin belirtilerini bilmek bu belirtilerin herhangi birini hissettiğimizde derhal doktora başvurmak şarttır. Hiç rahatsızlık duymasak da yılda bir kez mutlaka genel kontrolden geçmeliyiz. Kanserin iyileştirilir bir hastalık olduğunu unutmamalıyız. İyileşme oranı kanserin erken teşhisi ile doğru orantılıdır” denildi.
Muş Ovası Gazetesi