Son zamanlarda öğretmenleri hedef alan şiddet olayları, 1 saat derse girmemekle protesto edildi.
Eğitim Bir Sen Korkut İlçe Yönetimi Öğretmenlerle birlikte Son zamanlarda öğretmenleri hedef alan şiddet olaylarını kınamak ve artan saldırılara dikkat çekmek için bugün okul bahçesinde 1 saat derse girmeme ve basın açıklaması yaptı. Yapılan basın açıklamasında bir konuşma yapan Eğitim Bir Sen Korkut ilçe Temsilcisi Hanifi Çelik: “Öğretmene yönelik şiddetin hızlı bir artış göstermesinde şaşılacak bir durum yoktur. Elimizde bilimsel araştırma sonuçları olmasa da son dönemde öğretmenlerle ilgili sarf edilen olumsuz beyanların etkisi olduğu rahatlıkla söylenebilir. İnsanımız yetkili ağızlardan ifade edilen sözlere, hele de işlerine geliyorsa, daha çok rağbet etmektedir. Ülkeyi yöneten bunca yeterli-yetkin- başarılı-çalışkan-kabiliyetli insanı sanki bu ülkenin öğretmenleri yetiştirmemiş gibi son dönemde yapılan açıklamalarla öğretmenlere her türlü olumsuz sıfatların yakıştırılması, her şeyin maddiyatla ölçüldüğü günümüzde öğretmen maaşlarının dibe oturması, öğretmenin herkesin gücü yettiği insan haline getirmiştir. Bir mesleğin bütün mensuplarının mükemmel olduğu tabiî ki iddia edilemez. Ancak siz kutsal bilinen bir mesleğin mensuplarını adeta öğrenci yerine koyar sürekli eğitimden geçirip sınava tabi tutmayı hayatınızın projesi haline dönüştürürseniz az eğitim almış insanlar bile kendini öğretmenden daha bilgili görür, öğretmene nasıl eğitim vermesi konusunda ahkam kesmeye başlar ve denileni yapmayan öğretmeni cezalandırabilir. Bugün yaşadığımız şiddet sarmalını sadece bu gerekçelerle izah etmek tabiî ki adil bir değerlendirme olmaz. Ancak toplumun hızla değer yargılarından uzaklaştığını, milli-manevi değerlerimizin dejenere olduğunu, insani vasıflarımızı kaybettiğimizi de göz ardı edemeyiz. Öğretmenlerin şiddete maruz kalması ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın artan şiddet olaylarıyla ilgili sessizliğini bozmaması, öğretmenlerde adeta sahipsizlik duygusu oluştururken; son günlerde ard arda meydana gelen öğretmenleri hedef alan yaralama ve darp hadiseleri bizleri çileden çıkarmıştır. Sakarya’da servis şoförlerinin öğretmeni darp etmesi, Rize’de öğrencisini okul bahçesinden dışarı çıkmaması için uyaran okul müdürünün makamında okul dışından gelen gençler tarafından darp edilmesi, Kütahya’da bir öğrencinin öğretmenini kalbinden bıçaklaması, Adana’da baba ve oğlunun öğretmenin kolunu kırması, İstanbul Esenyurt’ta bir öğretmenin öğrencisi tarafından bıçaklı saldırıya uğraması, Eskişehir de bir öğretmenin öğrenci velisi ve yakınları tarafından darp edilmesi ve Muğla Milas’ta bir velinin öğretmeni sınıfta darp etmesi biz eğitimcileri endişelendirmiştir. Başta Milli Eğitim Bakanı olmak üzere yetkililerin son zamanlarda eğitimcilere yönelik söylemleri, Alo 147 hattı ile öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin fiili baskı altına alınmaları, okullarda disipline yönelik yaptırımların kalmaması gibi birçok husus, öğretmenleri adeta kolay hedef haline getirmiştir. Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi nde görev yapan uzman Dr. Ersin Arslan’ın, geçtiğimiz günlerde uğradığı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi üzerine Sağlık Bakanı’nın konuyu sahiplenerek “Sağlık çalışanlarına yapılmış saldırıyı kendime yapılmış sayarım” diye maiyetindekileri önemsemesini ne yazık ki eğitim çalışanları, kendi Bakanlığından görmemiştir. Aksine bütçe gönderilmeyen okulların yöneticileri, bağış soruşturmaları ile potansiyel suçlu gibi görülüp itibarsızlaştırılmış, öğretmenler adeta hiçbir iş yapmayan insanlar gibi değerlendirilerek örselenmiş, “eşit işe eşit ücret” düzenlemesinde de ek ödeme verilmeyip kapsam dışında tutularak, neredeyse en düşük ücret alan kamu çalışanı sınıfına indirgenmiştir. Bütün bu olup bitenlere rağmen eğitimciler fedakârlık mesleği olan öğretmenliklerinden asla taviz vermemişlerdir. Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda Genel Yetkili Sendika olarak öğretmenlere yönelik şiddete dikkat çekmek, başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere, yetkililerin ve kamuoyunun duyarlı davranmasını sağlamak ve can kayıplarının yaşanmasında endişe ettiğimiz çirkin saldırıları kınıyoruz.
Biz eğitim camiası, anaokulundan üniversitesine kadar bir milyonluk büyük bir aileyiz. Kendimizi korumaktan aciz değiliz. Eğitim çalışanı arkadaşlarımızı darp edenlerle, onlara iftira atanlarla kanun önünde hesaplaşacağız. Herkes hakkını da, haddini de bilecek” dedi.
Muş Ovası Gazetesi
