“Tarlasera Dergisi” Mart sayısındaki haberinde Muş İli ve Civarı Tütün Kooperatifi Başkanı Şehmus Solgun’un görüşlerine yer verdi.
Dergideki haberde, Muş’un 320 bin hektarlık arazisinde tütün ekimi yapıldığından bahsedildi. İl nüfusunun yüzde 86’sının tarım ve hayvancılıkla geçimini sağladıklarının belirtildiği haberde, Solgun’un şu görüşlerine yer verildi: “Muş, tütün üretiminin yerel ekonominin atardamarı olduğu illerden birisi. 320 bin hektarlık arazisi tütün ekimine ayrılmış olan Muş Ovası, Doğu Anadolu’da yetişen ürünün net bir resmini çiziyor. İl nüfusunun yüzse 86’sı tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlarken aralarında 8 bine yakın tütün üreticisi bulunuyor. Bölgenin genel tütün üretici nüfusu ise 82 bin civarında. Tütünün alternatifi yine tütündür. Onu ikame edebilecek bir başka ürün yok. Tarımsal olarak da böyle, tüketici açısından da, üretici açısından da… Burada üretici yılın 6 ayı boyunca kar altında geçimini sağlamaya çalışıyor. Ayrıca bölgede işsizlik sorunu var, tütün üreticiliği ise bölge tarımının karakteristik özelliği. Bölge tütününün niteliği ise şark tipi tütünün iyi bir örneği olarak nitelendiriliyor.”
Bölgenin tütün yetiştirmeye oldukça müsait bir iklimsel ortama sahip olduğuna dikkat çeken Solgun, “Burası bizim ‘kırmızı toprak’ dediğimiz bir doğal örtüye sahip. Burada yetişen tütün altın sarısı oluyor. Ayrıca yerli tütün tohumlarımızın yağ oranı çok güçlüdür. Yaklaşık yüzde 35’ten yüzde 45’e kadar varan bir yağ oranı bulunuyor” dedi.
Solgun, “Buraya çok farklı ülkelerden, iklimlerden gelen ürünlerin de ekimi yapıldı. Kırgızistan’ın, Kazakistan’ın tütünü gelip uyum sağlayabiliyor bu toprağa. Makedonya’nın kendi tütününü, ABD’nin tütününü de getirip ektik. Toprak kalitesi çok yüksek.”diye konuştu.
Solgun, bölgenin kendi ürününü de kalite yönünden yorumlarken cömert davranıyor. “Türk tütününün ABD’nin ünlü Virjinya tütünü kadar kaliteli bir tütün olduğunu düşünüyorum. Dünya çapında ABD ile mücadele eden bir ürün sayılıyor” diyen Solgun, tütün politikaları eleştirmeden de geçmiyor: “Ancak son yıllarda tütünü bitirdiler adeta. Yabancı firmalar yerli firmaları satın aldılar. Bizse maalesef hâlâ ihracat peşindeyiz. Ama Tekel’in alımı bittikten sonra şimdi özel firmalar birtakım çalışmalar yapıyorlar. Öneminin farkındalar tütünün, sürekli olarak da alım yapıyorlar. Tütünümüzün değeri iyi aktarıldığı takdirde 2012 yılında firmaların Türkiye’ye akın edeceğini düşünüyorum.”
Muş`un Sesi Gazetesi