Muş Alparslan Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olmasına rağmen tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi
Muş Alparslan Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, son zamanlarda çeşitli illerde oluşan obruklarla ilgili açıklama yaptı ve Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalini değerlendirdi.
Son yıllarda Konya başta olmak üzere Karaman, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Eskişehir ve Ankara’nın aralarında bulunduğu birçok şehirde obruk oluşumlarına rastlandığını ifade eden Prof. Dr. Yaşar Karadağ, bunun yanı sıra Sivas, Çankırı, Çorum, Yozgat gibi kaya tuzu kayaçlarının olduğu illerde da yüzlerce obruk oluştuğunu söyledi. Batman, Siirt, Diyarbakır, Erzurum ve Manisa gibi illerde de bu tür obruk oluşumlarının yaygınlaşmaya başladığını dile getiren Karadağ, bu durumun insanları tedirgin etmeye başladığını kaydetti.
Obruk oluşumlarının zararları
Obruk oluşumlarının zararlarına değinen Karadağ açıklamasını şöyle sürdürdü, “Öncelikle obruk oluşumlarında çok büyük bir alana sahip tarım arazilerinin yok olması söz konusudur. Bir tarım ülkesi olarak bu tür kayıplar hem bölgesel ekonomiye hem de verimli tarım arazilerine ciddi zarar vermektedir. Obrukların oluşumu sırasında yüzeyde aniden çökmeler meydana gelebilir. Özellikle sulama ya da toprak ileme zamanında toprakların daha hassas olduğu bir vakitte hem insanların hem de hayvanların hayatını tehlikeye atabilir böylece can ve mal kayıplarına sebep olur. Arazi üzerinde mevcut yapıları zarar görür. Son olarak obruklar, yer altı sularının yüzeye çıkmasını engelleyebilir ve su kaynaklarının azalmasına neden olabilir.”Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olduğunu ifade eden Karadağ, obruk oluşumlarının genellikle kireçtaşı ve dolomit gibi eriyebilir kayaçların bulunduğu bölgelerde meydana geldiğini söyledi. Muş Ovası’nın daha çok alüvyonlu topraklardan oluştuğunu dile getiren Karadağ şunları kaydetti, “Alüvyonlu topraklar, genellikle suyu iyi geçirir ve obruk oluşumuna uygun ortam sağlamazlar. Ancak, herhangi bir coğrafi oluşumda olduğu gibi, yeraltı sularının hareketi ve diğer jeolojik faktörler, nadir de olsa obruk oluşumuna katkıda bulunabilir. Bu nedenle, Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimali düşük olsa da tamamen imkânsız değildir. Bu durumda Muş Ovası’nda obruk oluşumlarına sebep olacak etkenler açısından önümüzde süreçlerde daha dikkatli adımlar atılmalı yapılacak çalışmalarda bu durum göz ardı edilmemelidir. Zira obruk oluşumlarının kontrolsüz olarak genişlemesi ciddi sonuçlar doğuracaktır.”
Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olmasının sağladığı avantajlar
Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olmasının sağladığı avantajlara değinen Karada açıklamasında, “Obruk oluşumu, tarım arazileri için risk oluşturmakta hem arazi kaybına hem can ve mal kaybına sebep olabilir. Obrukların oluştuğu bölgelerde tarım yapmak zor olabilir ve verimlilik düşebilir. Arazi çalışmaları çiftçi açısından tedirginlik oluşturabilir. Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olması, tarım faaliyetlerinin daha güvenli ve verimli bir şekilde yapılmasını sağlar. Obruklar, yerleşim alanları ve altyapı için risk oluşturabilir. Yollar, binalar ve diğer altyapı yapıları obrukların oluştuğu bölgelerde zarar görebilir. Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olması, yerleşim alanlarının ve altyapının güvenliğini sağlar. Obruklar, doğal güzellikleri ve ilginç oluşumlarıyla turistlerin ilgisini çekebilir. Ancak, obrukların oluştuğu bölgelerde turizm potansiyeli bazen sınırlı olabilir. Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olması, turizm açısından avantaj sağlayabilir ve bölgenin turizm potansiyelini artırabilir. Sonuç olarak, Muş Ovası’nda obruk oluşma ihtimalinin düşük olması, tarım verimliliği, yerleşim alanları ve altyapı güvenliği, turizm potansiyeli gibi faktörler açısından avantaj sağlar. Bu durum, bölgenin ekonomik ve sosyal gelişimine olumlu katkıda bulunabilir” ifadelerine yer verdi.
Fırat Demir Muş Haber Gazetesi