Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Muş Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Uğur Turan, 7 Haziran Cumartesi günü Van’da düzenlenecek miting için çağrıda bulundu. KESK Muş Şubeler Platformu’nda düzenlediği basın toplantısında mitinge destek çağrısında bulunan KESK Muş Platformu Dönem Sözcüsü Uğur Turan, “Türkiye’nin geleceğini savaş çığırtkanı, milliyetçi, muhafazakâr ve neo-liberal politikalara bırakmamaya kararlı olan bu ülkenin tüm aydınlık insanlarını 7 Haziran 2008 Cumartesi günü özgür, demokratik ve eşitlikçi bir Türkiye irademizi göstermek için Van’da buluşmaya çağırıyoruz” dedi.
Uğur Turan; “Ülkeyi yönetenler, halkın ihtiyaçlarını ve beklentilerini göz ardı ederek kendi küçük hesapları ve çıkarları doğrultusunda bir Türkiye inşa etmeye çalışıyorlar. Anayasa tartışmalarından, sosyal alandaki düzenlemelere ve bütçe hazırlıklarına kadar tüm uygulamalar halktan ve toplumun örgütlü kesimlerinden esirgenerek hayata geçirilmeye çalışılıyor. Bizler, geleceğimizi şekillendirecek uygulamaların bize rağmen hayata geçirilmesine izin vermeyeceğiz. “Özgür ve Demokratik bir Türkiye” talebimizi herkese duyuracağız. Emekçiler olarak 7 Haziran’da, “Özgür ve Demokratik bir Türkiye” için Van’a yürüyoruz. Türkiye’nin özgürlükten, demokrasiden, eşitlikten, barıştan ve emekten yana aydınlık insanları ile bir kez daha alanlarda olacağız” dedi.
Turan sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu ülkenin tüm emekçileri güvenli bir gelecek, demokratik bir çalışma yaşamı, örgütlenme özgürlüğü, siyasete katılmak, toplu sözleşme ve grev hakkını kullanmak, eşit işe eşit ücret almak istiyor! Yarınlarımıza güvenle bakabilmenin tek yolu, özgürlükleri, demokrasiyi ve eşitliği bu ülkenin her yanına ve toplumsal ilişkilerimizin her alanına ilmek ilmek işlemektir. Ülkemizde son dönemde Kürt sorunu ekseninde yaşanan gelişmeler hepimizi üzmektedir. Bilinmelidir ki, atılan her bomba, patlayan her mayın, sıkılan her kurşun, yapılan her operasyon sorunun çözümünü biraz daha güçleştirmektedir. Yaşanan bu olaylar üzerinden geliştirilen milliyetçi hisleri ve linç kültürü, toplumu ayrıştırıp, bu topraklarda yüzlerce yıldır yan yana kardeşçe yaşayan halkları birbirine düşman etmektedir. Kürt sorunu bu ülkenin sorunudur ve ancak kendi dinamikleriyle çözülebilir. Çözüme adım atabilmek için silahlar koşulsuz olarak susmalıdır. İhtiyacımız olan şey ne ölmek, ne de öldürmek olmamalıdır. Bizim ihtiyacımız olan, barış içinde bir arada yaşama iradesine sahip çıkarak, yükseltmektir. Sorunun barışçıl ve demokratik çözümü için siyasal bir irade ortaya konularak adım atılmalıdır. Biz Emekçiler olarak, baskıcı, totaliter ve muhafazakar bir anayasaya hayır, özgür ve demokratik bir anayasa istiyoruz diyenleri, savaş çığırtkanlığına hayır, yurtta ve dünyada barış istiyoruz diyenleri, emperyalist sömürü politikalarına hayır, Özgür ve Demokratik bir Türkiye istiyoruz diyenleri, özelleştirmeci, piyasacı, neo-liberal politikalara hayır, kamusal zenginliklerimizin korunduğu, hakça bölüşümü esas alan bir ekonomi istiyoruz diyenleri, eğitimin kar kapısı olarak görülmesine hayır, parasız, bilimsel, demokratik ve Anadilde Eğitim hakkı istiyoruz diyenleri, YÖK’e ve üniversitelerdeki tüm baskılara hayır, özgür, demokratik ve bilimsel bir üniversite istiyoruz diyenleri, sağlığın ve sosyal güvenliğin piyasalaştırılmasına hayır, herkes için parasız, nitelikli, ulaşılabilir sağlık hizmeti istiyoruz diyenleri, insanların açlıktan, yoksulluktan ve soğuktan ölmesine hayır, tüm sosyal haklarımızın kamu güvencesine alınmasını istiyoruz diyenleri, toplumun sadece belli kesimlerinin kayrılıp gözetilmesine hayır, eşitlikçi bir toplumsal düzen istiyoruz diyenleri, her türden milliyetçi, şovenist ve ırkçı yaklaşımlara hayır, bir arada kardeşçe yaşamak istiyoruz diyenleri, farklı kimlikleri, kültürleri yok sayan, onları yok etmeye çalışan tek tipçi anlayışa hayır, Kürt Sorununda demokratik bir çözüm istiyoruz diyenleri, cinsiyetçi politikalara hayır, toplumsal yaşamın her alanında ayrımsız bir eşitlik istiyoruz diyenleri, emekçilerin örgütlenme özgürlüğünün kısıtlanmasına hayır, demokratik bir çalışma hayatı istiyoruz diyenleri, güvencesiz-sözleşmeli çalışmaya, Kamu Personel Rejimi Yasasına hayır, kadrolu, güvenceli istiyoruz diyenleri, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa, Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanununa, Kabahatler Kanununa hayır, baskısız, özgür ve demokratik bir ülke istiyoruz diyenleri, 301. maddeye hayır, düşünce özgürlüğünün önündeki tüm engeller kaldırılsın diyenleri, sahte sendika yasasına hayır, grev ve toplu sözleşme hakkımızı kullanmak istiyoruz diyenleri, doğanın tahribatına hayır, tüm canlılar için yaşanılabilir bir çevre istiyoruz diyenleri, darbeye ve cuntacılara hayır, 12 Eylül darbecilerinden hesap sorulsun diyenleri, Türkiye’nin geleceğini savaş çığırtkanı, milliyetçi, muhafazakâr ve neo-liberal politikalara bırakmamaya kararlı olan bu ülkenin tüm aydınlık insanlarını 7 Haziran 2008 Cumartesi günü özgür, demokratik ve eşitlikçi bir Türkiye irademizi göstermek için Van’da buluşmaya çağırıyoruz.”
Topkan Haber Ajansı