Türk Eğitim Sen Muş Şube Başkanı Onur Şemsettin Seyitoğlu yazılı basın açıklaması yaptı. Seyitoğlu basın açıklamasında son günlerde ülkenin gündemini işgal eden operasyonlara değindi.
Bazı gazete ve televizyonlara baskın yapılarak Türkiye’de hukuksuzlukta yeni aşamalara geçildiğini iddia eden Seyitoğlu, Ne yazık ki demokrasilerin temeli olan özgür basın, bağımsız yargı, hesap verebilir bir idare ve farklılara tahammül edebilen bir iktidar gibi değerler ülkemizde tümüyle yerler bir olmuştur. Artık kimse ne basına ne de yargıya güvenmekte gücü elinde tutanın istediği her şeyi yapabileceğine inanmaktadır dedi.
Mağdurların hızla yer değiştirdiğini ve zulme karşı dik durma erdemini herkesin göstermediğini belirten Seyitoğlu, Buradan Türk Sağlık-Sen olarak dikkat çekmek isteriz ki; Zalim zulmüyle her zaman meşhurdur. Önemli olan zulme karşı her zaman ve her şartta karşı durabilmek ve dik duruş gösterebilmektir. Türkiye’de ne yazık ki son yıllarda sadece mağdurun inlediği diğer toplum kesimlerinin kayıtsız kaldığın bir dönem yaşanıyor. Mağdurlar hızla yer değiştirirken, zulme karşı dik durma erdemini herkes gösteremiyor dedi.
Gazete ve televizyonlara yapılan baskının kabul edilemeyeceğini belirten Seyitoğlu basın açıklamasında, Hukuk ve adaletin herkese lazım olduğu gerçeğini toplumun büyük çoğunluğu pas geçiyor. Ne yazık ki böyle bir ortamda da zulüm arttığıyla ve zalimde yaptığıyla kalmaya devam edecektir. Buradan bir kez daha ifade etmek isteriz ki; Demokratik olduğunu iddia eden bir ülkede asla gazete ve televizyonlara baskın yapılması kabul edilebilir bir şey değildir. Biz Türk Sağlık-Sen olarak demokrasinin askıya alındığı 28 Şubat’ta şimdinin tatlı su demokratları deliklerine sinerken, Kesintisiz Demokrasi diyerek alanlara çıkmış vatandaşlara kokartlar takmıştık. Demokrasiye de yapılan bugünkü zulme karşı bundan öncekilere nasıl tepki gösterdiysek yine aynısı gösteriyor ve yaşananların kamu vicdanını yaraladığını ifade etmek istiyoruz ifadelerine ye verdi.
Türk Eğitim Sen Muş Şube Başkanı Onur Şemsettin Seyitoğlu basın açıklamasında daha sonra şu ifadelere yer verdi: Bugünde duruşumuz yine kesintisiz demokrasi ve adaletten yanadır. Temel düşüncemiz hukukun ve adaletin herkese lazım olduğudur. Bunun en büyük örneği son iki gündür bazı medya organlarına ve yazarlarına yapılan operasyonla iyice gün yüzüne çıkmıştır. Dünün mağrurları bugünün mağdurları olabiliyor. Yarın kimin ne olacağı da belli değil. Onun için de herkese, her yerde ve her zamanda hukuk lazım. Demokrasilerde, iktidardan bağımsız ve özgür basın olmazsa olmaz demokratik bir araçtır. Olayları objektif ve doğru bir şekilde kamuoyuna sunmak özgür basının en büyük görevidir. Özgür basın; sivil toplum örgütlerinin ve kamuoyunun taleplerini gündeme getirerek iktidara yol gösterici ve olduğu gibi, yapılan yanlışları ve eksiklikleri de kamuoyuna duyurarak oluşturacağı kamuoyu ile de aynı zamanda demokrasinin oto kontrolünü sağlayan bir araçtır.
Bir ülkede; özgür basın, bağımsız yargı ve hesap verebilir bir irade olmadığı müddetçe sandıkların hacmi o ülkenin demokrasisini meşru kılmaz. Milli iradeyi sadece sandıkta arayanlara, sandıkla beraber, özgür basın, bağımsız yargı, hesap verebilir bir iktidarın da Milli İradenin tecellisine hizmet edeceğini hatırlatırız. Dün olduğu gibi bugünde ne zulme rıza göstereceğiz ne de zalime biat edeceğiz. Demokrasiyi hakkı ve hukuku savunmaya devam edeceğiz.
Muş Manşet Gazetesi
