Vali Erdoğan Bektaş, Muş’taki tarım ve hayvancılığa değinerek, tarıma dayalı sanayinin gelişmesi gerektiğini vurguladı. TİGEM’e de değinen Vali Bektaş, Özelleştirme kararının çıkmasından sonra, burada tarım ve hayvancılığa dayalı projelerin de hayata geçirilebileceğine işaret etti. Vali Bektaş, “Özellikle son dönemde yapılan projelerle yavaş yavaş hayvancılık alanında umutlarımız yeşermeye başlıyor. Bu konuda çözümün kısa vadede değil orta vadede çözüleceğine inanıyorum. TİGEM konusunda bir projemiz vardı. Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı çıktı. İnşallah doğru bir proje geliştirebilirsek bu bölge hayvancılığında bir örnek olacağını umuyoruz” dedi.
BEKTAŞ, TARIM MÜDÜRLÜĞÜNÜN ÇALIŞMALARINDAN MEMNUN
Vali Erdoğan Bektaş, Muş İl Tarım Müdürlüğünün çalışmalarına değinerek, yapılan çalışmaların, problemlerin çözümünde ne denli etkili olabileceğinin zamanla anlaşılabileceğini söyledi. Tarım Müdürlüğünün, yoğun bir şekilde çalışmalarına devam ettiğini ifade eden Vali Bektaş: “Bu süreçte Tarım il Müdürlüğü faaliyetleri tabii ki doğru olarak devam etmektedir. Fakat problemlerin çözümünde bize bir kapı aralar mı bunu zaman gösterecektir. Şimdi burada problem büyük boyuttadır. Bu çerçevede çözümün çok köklü olması ve büyük değişimlerin yaşanması gerekiyor. Bir defa hiç kimse ufak tefek çabalarla gayretlerle bu işi çözeceğini sanmasın. Bu sorun sadece Muş’un sorunu da değil bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun sorunudur” dedi.
Orta Anadolu’dan bu tarafa, ana geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu ifade eden Vali Bektaş, bu bölgede 500 tonluk bir süt fabrikasının bile bulunmadığına dikkat çekti. Vali Erdoğan Bektaş: “Mesela sorunun bir göstergesi olarak şunu söyleyebilirim. Bugün Kayseri’den bu tarafa 100 tonluk bir süt fabrikası yok. Ama Kayseri’den bu tarafa vatandaşın ana gelir kaynağı da hayvancılıktır. Kars’ta Ardahan’da Şırnak’ta Van’da ana gelir kaynağı hayvancılıktır. Ama bir tane 100 tonluk süt fabrikası yok. Neden yok? Halbuki süt fabrikalarında 100 ton rantabl bir kapasite de değildir. Minimum 500 tonluk süt fabrikaları rantabl olarak rekabet edebilmektedirler. Bırakalım biz 500 tonu 100 tonluk bir fabrikamız bile yok. Bu bir problemi gösteriyor. Geçmişte bölgemizde birçok denemeler yapılmasına rağmen o köklü değişim başarılamamıştır. Bir de bölgedeki güvenlik problemleri çözümü iyiden iyiye zora sokmuştur. Burada bizim temel amacımız hayvan başına verimi çok yukarıya çekmek olmalıdır. Hayvan sayımızın fazlalığı önemli değil önemli olan dediğim gibi o hayvanlardan alınan verimdir. Burada süt fabrikası örneğinden yola çıkacak olursak ilk süt fabrikamız açıldı şimdi 20 ton kadar kapasiteye ulaştı. İkinci bir müteşebbisimizde burada 12 ay çalışmayı kabul etti o da çalışmalar başladı. Fakat bu ölçekte sorunu çözemeyiz” dedi.
Muş Ovası Gazetesi