Muş Endüstri Meslek Lisesinin ilk mezunlarından olan Naci Sönmez, şimdilerde saygın bir iş adamı. Mikrosan A.Ş.’yi kuran Sönmez, meslek lisesinin başarısında çok büyük katkılarının olduğunu söyledi.
Muş Endüstri Meslek Lisesinin ilk mezunlarından olan Naci Sönmez, şimdilerde saygın bir iş adamı. Mikrosan A.Ş.’yi kuran Sönmez, meslek lisesinin başarısında çok büyük katkılarının olduğunu söyledi. 64 yaşındaki Naci Sönmez, zorlu bir yaşam sürdüğünü, ileride iş adamı olacağının aklına bile gelmediğini ifade etti. Mikrosan A.Ş. olarak, Avrupa’da ilk 10’a girmeyi hedeflediğini dile getiren Naci Sönmez, Avrupa ile aramızdaki mesafenin kapandığını görünce daha da hırslandığını, onların kullandığı malzemeleri kullanmaya başlayınca kalitemizin daha da arttığını ifade etti. Naci Sönmez; “Babam marangoz ustalığı yapıyordu. Evimizin bir odası babamın marangoz atölyesiydi. Makineye merakım çok küçük yaşta, marangozhanede başladı. 6 yaşımda iken kendi oyuncaklarımı tahtadan yapmaya başlamıştım. Oyuncakla başladığım uğraşlar, yavaş yavaş tahtadan makine yapımına dönüşüyordu. Ortaokulu her gün 5-6 kilometre yolu gidip gelerek okudum. Öğle yemeğim, bir çeyrek ekmek ile 100 gram helva veya bir çeyrek ekmek ile 5 adet cevizden ibaretti. Çok enerde de olsa, babamla zaman zaman lokantaya gittiğim oluyordu. Ortaokula gidiş gelişlerimde, kışın inanılmaz zorluklar yaşıyordum. Birkaç defa yoldaki izleri kaybederek Van Gölü’ne düştüğümü hatırlıyorum. Ortaokulu bitirince liseye gitmek için başvurduğumda kayıtların dolduğunu öğrendik. Babamın beni liseye kayıt ettirme arayışları sürerken, Muş’ta Erkek Sanat Enstitüsünün açıldığını ve kayıtların devam ettiğini öğrendik. Muş’a gelerek kaydımı yaptırdım. 1959 yılında okula başladım, 1961 yılında mezun oldum” dedi. Naci Sönmez, Muş’taki okul yılları için ise şunları söyledi; “Muş Erkek Sanat Enstitüsünün ilk öğrencileri olduğumuzdan, sınıflarda 9-10 öğrenci vardı. Enstitüden gerekli bilgileri alarak mezun oldum. Tabii ki çok sıkıntılı günlerim oldu. Akrabalarım Muş’un Çiriş köyünde oturuyorlardı. Maddi imkansızlıklardan dolayı 1 yıl akrabalarımın yanında kaldım. Okulla Çiriş köyünün arası yaklaşık 6 kilometre idi. Kışın 6 kilometreyi her gün yürüyerek gidip gelmek oldukça zordu” dedi. Sönmez, Mikrosan A.Ş.’yi nasıl kurdukları konusunda ise; “Muş Erkek Sanat Enstitüsünü bitirince, üniversite okumak için 1962 yılında İstanbul’a gittim. İstanbul’da bulunan akrabalarımda kalıyordum. Akrabalarımın yanından ayrılarak bir otele yerleştim. Çok umutsuzdum, çaresizdim. Karaköy’de elektrik armatürleri imal eden bir işyerinde işe başladım. 4 ay çalıştıktan sonra, üniversiteyi okuyamayacağıma karar verdim. Askerden sonra Pimaş’ta çalışmaya başladım. Atölye şefimin vefatından sonra, atölyenin sorumluluğunu üstlendim. Çok çalışıyordum. Aldığım maaşı değil, işimi öğrenmeyi düşünüyordum. Zaman zaman kendi işimi kurmayı hayal ediyordum. Küçük yaşımdan beri, liderlik vasfına sahiptim. Çok büyük zorluklarla 1978 yılında 5 kişi ile Mikrosan A.Ş.’yi kurdum. Mikrosan A.Ş.’yi kurduğumda, elde avuçta hiçbir şey yoktu. O yıllarda ülkemizde elektrik kısıtlamaları vardı. Çalışma saatleri içerisinde, belirli saatlerde elektrikler kesiliyordu. Çalışmalarımızı elektrik verildiği saatlere göre ayarlamak mecburiyetindeydik. Gecemiz gündüzümüz yoktu. Erkek Sanat Enstitüsünde öğrendiğim bilgileri, iş hayatımla birleştirerek iş hayatımda ilerliyordum” dedi.
“KALİTELİ ÜRETİM VE VERİMLİLİK, MESLEKİ EĞİTİMDEN GEÇER”
Naci Sönmez, zaman zaman umutsuzluğa kapıldığını ifade ederek şunları söyledi; “Maddi imkansızlıklar başarı için engel değildir, ama başarının uzamasına neden olan engeldir. Çok çalışmak, çok çok öğrenmek, çok okumak, azimli olmak, yılmamak, sabırlı olmak, kazandığını akıllı harcamak, işini çok çok sevmek, insanların güvenine layık olmak başarının anahtarıdır. Zaman zaman bu iş olmaz dediğim günler oldu. Nedeni de, Avrupalı makine imalatlarını görünce, bu adamlarla baş edemeyiz diye düşündüm. Bunlar bizden en az 100 sene ilerideler dediğim ve işten soğuduğum günlerim oluyordu. Birkaç gün geçince, yapacak başka bir işim olamaz dedim ve daha hırsla işe devam ettim. Zaman geçtikçe, Avrupalı ile aramızdaki mesafenin kapandığını görünce hırsım daha da arttı. Moralimiz düzeldi ve onların kullandığı malzemeleri kullanmaya başlayınca kalitemiz artmaya başladı” dedi. İş adamı Naci Sönmez mesleki eğitimle ilgili olarak da şunları dile getirdi; “Mesleki eğitimler mutlaka üretimle iç içe olmalı. Mesleki eğitime çok daha fazla önem verilmeli. Mesleki eğitim, gereği gibi olmazsa, kaliteli üretim olmaz. Kaliteli üretim ve verimlilik, mesleki eğitimden geçer” dedi. Meslek Lisesini okumasının, işinde çok büyük katkısı olduğunu ifade eden Sönmez, öğrencilere de tavsiyelerde bulunarak; “Öğretmenlerinizi örnek alın, Öğrettiklerini dikkatle dinleyerek, öğrenin. Öğrenebildiğiniz kadar öğrenin. Çünkü hayatınıza yön verecek bilgiyi okuldan alırsınız” dedi.
Muş Ovası Gazetesi