Muş’un Ağartı köyünde iki ayağı ve bir kolu olmayan Faruk Yılmaz, her şeye rağmen yaşamayı sevdiğini belirterek, tek isteğinin bir akülü araba olduğunu söyledi. Engelli olmasına rağmen tek eli ile kaval çalan Faruk Yılmaz’ın yaşama azmi görenleri şaşırtıyor.
2003 yılında köylerinin yakınında koyun otlatırken yere düşen yüksek gelirim hattına basması sonucu ağır yaralanan ve iki bacağı ile bir kolunu kaybeden Faruk Yılmaz, yaşamını engelli olarak sürdürmek zorunda kaldığını belirterek yetkililerden bir akülü araba istediğini belirtti. Her şeye rağmen yaşamanın güzel olduğunu söyleyen Faruk Yılmaz, “Köyün yakınlarında koyunları otlatırken yere düşen ve yüksek enerji hattının olduğunu bilmeden kabloya basarak elektrik akımına kapıldım. Diyarbakır ve Gaziantep’teki hastanelerde yapılan tüm müdahalelere rağmen iki bacağımı ve bir kolumu kaybettim. Muş Valiliğinin başlattığı engelliler projesi kapsamında iki bacağıma ve koluma protez takıldı. İki yıl kullandıktan sonra vücudumun gelişmesi ile birlikte protezler ayağımı ve kolumu incitmeye başlayınca protezleri çıkarmak zorunda kaldım. Şu anda protezleri takmıyorum. Bundan sonrada yeni protezlerin olacağını tahmin etmiyorum. Tek isteğim bir akülü arabamın olmasıdır” dedi.
Sevdiği kız için kaval çalmayı öğrendi
Sevdiği kıza kavuşmak için kaçırmayı çok düşündüğünü ancak bedeninin müsait olmadığını belirten Yılmaz, “Sevdiğim kız ile evlenmek için beklemekten başka çarem yok. İnsanlar umutla yaşar bir engelleri de olsa. Engelli olmasa da değişen bir şey olmaz. Ben sevdiğim kız için kaval çalmayı öğrendim. Tek elimle çok sevdiğim kıza kaval çalıyorum ve şiir yazıyorum. 5 yıl önce gördüğüm kızı halen çok seviyorum. Ancak kızın ailesi benim engelli olduğum için karşı çıkıyor” dedi.
Baba Şahabettin Yılmaz ise engelli oğluna akülü araba yerine yürüyebileceği yeni protez yapılmasından yana olduğunu belirterek, “Vücut giderek gelişiyor. Faruk’u kucakta taşımak her geçen gün zorlaşıyor. Faruk’un yürümesi bize yeter” dedi.
İlkokul 2’nci sınıftan sonra okulu bırakan Faruk’un televizyon tutkusunun aşırı derecede olduğunu söyleyen Baba Şahabettin Yılmaz, “Oğlum, köyde elektrik kesildiğinde televizyon izleyemediği geceleri merakından uykusuz geçiriyor. Televizyon izleyemediği geceler hırçınlaşıyor, ağlıyor ve kardeşlerine saldırıyor. Bizim en büyük korkumuz elektriklerin kesilmesidir” dedi.
Topkan Haber Ajansı