Muş’un en eski pasajı bakımsızlık dökülmeye başladı. Kentte yeni pasaj sayısının artması ile birlikte ilgisini yitiren Selime Pasajı yaklaşık 30 yıl önce inşa edilmişti. Selimiye Pasajı 32 yıl önce yapıldığında Muş’ta henüz pasaj nedir bilinmiyordu. Daha o dönem kalorifer tesisatı kuruldu. Muş’un en lüks alış-veriş merkeziydi o zamanlar. Ama geçen zaman içerisinde yeni açılan ondan daha lüks pasajlara ayak uyduramadığı gibi bakımsızlık nedeniyle neredeyse bir harabeye döndü.
Memleketimizde ne yazık ki çok büyük alış-veriş merkezleri bulunmuyor. Sayılı birkaç merkez bulunuyor. Bunlar da pasaj niteliğinde. Birkaç yıl da bir yeni bir pasaj yapılıyor. Her yeni yapılan bir öncekine nazaran biraz daha ‘lüks’ olmaya özen gösteriyor. Muş’ta ilk pasajı Sabahattin Sadır 1978’de inşa etti. Muş’un ilk ve en eski pasajı olma özelliğini taşıyın bu pasaj o günkü şartlara göre oldukça da lüks idi. Pasaj daha o dönem inşa edildiğinde Muş’un ağır kış koşulları göz önünde bulundurularak ısıtma için kalorifer tesisatı döşendi. Pasajın havalandırılması bile düşünülmüştü o dönem.
ESKİDEN EN LÜKS PASAJDI
Hacı Selim tarafından yapılan pasajın dükkanları zamanla teker teker satıldı. Toplam 80 esnaf bu pasajda toplanarak ekmeğini buradaki dükkanından çıkarmaya başladı. Muş’un en ‘lüks’ alış-veriş merkezinden o dönemler Muş’un en zengin kesimi alış-veriş yapıyordu.
Buradaki dükkanları satın alan esnafın pasaja yeterince sahip çıkmaması nedeniyle bu pasaj yavaş yavaş dökülmeye başladı. Buranın müşterileri zaman içinde yeni açılan ve daha ‘lüks’ olan alış-veriş merkezlerine kayarken, daha çok köylüler buradan alış-veriş yapmaya başladı. Esnafın kazancı da zaman içinde hızla düşmeye başladı. Bir dönem burada bir dükkana sahip olanlar Muş’un zengin kesimlerinden sayılırken, bu zengin esnafın bir kısmı dükkanlarını ucuz fiyata başkalarına sattı. Bir kısmı da, uğradığı büyük zarar sonrası fakir duruma düştü.
ESNAF BİRLİK OLAMIYOR
Yerlerin sürekli ıslak ve pis olduğunu belirten işyeri sahipleri, bu durumun da müşterilerin kaçmasında önemli bir etken olduğuna dikkat çekerek, “Müşteri kaçtıkça karımız düşüyor. Karımız düştükçe de pasajı ve dükkanlarımızı onaracak para bulamıyoruz” dediler.
Terzisinden, zücaciyecisine, tuhafiyecisinden, ayakkabıcısına kadar tüm esnaf durumu görüyorlar. Pasajlarının gün be gün yok olmasından yakınıyorlar. Sorumluluğun kendilerinde ait olduğunu da biliyorlar ancak 80 esnaf bir araya gelip sorunların altına elini sokmadığı için hep birlikte kaybediyorlar. Her geçen gün müşterilerinin sayısının düşmesinin yanı sıra dükkanlarının değeri de azalıyor.
Muşun Sesi Gazetesi