Dün Belediye Meydanı’nda bir araya gelen platform üyeleri adına açıklama yapan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Merkez İçe Eşbaşkanı Fayik Yasul, halkın canının koruması gereken devletin, halkın canına kıydığını iddia etti.
Silvandaki olaylarla ilgili olarak basın açıklamasını okuyan Fayik Uysal şunları söyledi: AKP Hükümetinin 7 Haziran seçimlerinde hezimete uğratılması sonrası ülke ciddi anlamda bir kaosa sürüklenmiştir. Bu kaos, tek başına iktidar olmayı amaçlayan, bunu başaramayınca saldırganlaşan tutumdan kaynağını almaktadır.
11er şeyi tekleştiren zihniyete karşı halklarımızın sandıkta verdiği cevap demokrasiden, özgürlükten yana bir cevap olmuştur. Bu barışçıl cevaba AKP hükümetinin verdiği karşılık savaş politikasında ısrar olmuştur.
Uzunca bir zamandır halklarımız AKPnin tekleşme politikasına karşı en meşru hakkı olarak öz yönetimin bir hak olduğunu dile getirmektedir. Bu meşru, insani hakkın dile getirilmesine, pratikleştirilmesine karşı AKP hükümetinin ortaya koyduğu tavır saldırgan, savaş yanlısı bir tavır olmuştur.
Cizrede, Vartoda en son Silvanda yapılanlar katliamdır, zulümdür! İnsanlar sadece kendi kendilerini yönetmek istedikleri için tutuklandılar, işkencelerden geçirildiler. Öz yönetim gibi en meşru hak dahi terörize edilerek katliamların zemini hazırlandı. Türkiyede 7 Haziran seçimleri sonrası yaşanan sivil kaybı 200ü aştı. Öz yönetimlerini korumak, savunmak isteyen insanların üzerine helikopterlerden ateş açıldı. Çocuk, yaşlı, kadın, genç denilmeksizin insanlar katledildiler. Dünyanın başka hiçbir yerinde görülmeyecek tarzda bir devlet yurttaşlarına tanklarla, toplarla, helikopterlerle saldırdı. Halkının canını- koruması gereken devlet halkının canını aldı.
Özellikle en son olarak devletin Silvanda uyguladığı vahşet tüm halkımıza mücadele gerekçesi olacak düzeydedir. Halkın kendi oylarıyla seçtiği, iradesi olarak beyan ettiği milletvekillerine dün uygulanan vahşet dahi Silvan genelinde yaşanan vahşete dair kanıt niteliğini taşımaktadır. Uygulanan vahşetle halka verilmek istenilen mesaj iradenizi tanımıyoruz mesajıdır. 11 gündür devam ettirilen sokağa çıkma yasağı tam anlamıyla Silvan Halkını yıldırmaya, haklı taleplerinden vazgeçirtmeye dönüktü, bunun karşısında başta Silvan, Cizre halkı olmak üzere halkımız her yerde onurlu mücadelesine sahip çıkıyor. Bundan sonraki süreçte de sahip çıkacaktır.
Şimdiye kadar tek bir ağaç kesildiğinde haklı olarak kıyametleri koparan aydın, yazar ve diğer çevrelerin bu süreçte de tepki sahibi olmaları gerektiğini belirtiyoruz. Gün eşit, özgür yaşam, yaratma mücadelesine sahip çıkma günüdür. Silvandan Cizreye, Vartoya köprü olma günü, birlik ve beraberlik günüdür. Bu günde tüm halkımızı, yüreği barış, özgürlük ve eşitlikten yana atan herkesi birlik olmaya, katliamlar karşısında tavır sahibi olmaya çağırıyoruz. Özgür bir geleceği yaratıncaya dek; sokaklardayız, direniyoruz ve yasakları tanımıyoruz diyoruz.
Basın açıklamasının ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapan platform üyeleri, olaysız bir şekilde dağıldı.
Muş Manşet Gazetesi