Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Kaya, “Gül ekenler güven içerisinde işlerini yapsınlar, ama diken ekenler yalın ayak gezmesinler” diyen Kaya, topluma kin, nefret, kötülük ekenler, milleti canından bezdirenler de ayağını ona göre denk alması gerektiğini belirtti.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yaz kararnamesiyle Muş Cumhuriyet Başsavcılığı’na atanan Hasan Kaya, görevine başladı.
Göreve başladıktan sonra makamında gazetecilere açıklama yapan Başsavcı Kaya, haklı-haksız, alacaklı-borçlu, suçlu-suçsuz, herkesin gelip sığınabileceği ve hakkını arayabileceği tek mercinin yargı olduğunu bildirdi.
Arkadaşlarına bunu çalıştığı her yerde anlattığını ifade eden Kaya, adliyenin saygınlığını, büyüklüğünü, toplum nazarındaki itibarını korumak, hatta ileriye götürmenin kendi vazifeleri olduğunu söyledi.
Diken ekenlerle hukuk çerçevesinde mücadele edeceklerini dile getiren Kaya, şunları kaydetti:
Muş Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Kaya, cezaevini soğuk bir mekan olmaktan çok sıcak bir yuva haline getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Balıkesir’in Ayvalık ilçesinden Muş Cumhuriyet Başsavcılığı’na atanan Hasan Kaya, görevine başladı. Göreve başladıktan sonra makamında gazetecilerle bir araya gelen Hasan Kaya, yaptığı açıklamada, adliyenin önemine değindi. Adliyeyi, itibarın en üst seviyede olması gereken bir kurum olarak tanımlayan Kaya, haklı-haksız, alacaklı-borçlu, suçlu-suçsuz, herkesin gelip sığınabileceği, hakkını arayabileceği yegane mercinin adliye olduğunu kaydetti. Personele bu konuyu hatırlattığını ifade eden Kaya “Personelime de hem içeride, hem dışarıda, gerek insanlar nezdinde adliyenin saygınlığını, büyüklüğünü, toplum nazarındaki itibarını korumak, hatta daha da ileriye götürmek olduğunu söyledim. Bu kapsamda öncelikle adliyenin bir hizmet mercii olması için gelen insanların bekletilmeden, burada mağdur edilmeden, taleplerini ivedi ve en iyi bir şekilde karşılanmasını istedim. Uygulamamızda da bunu göreceğiz. İnsanlar adliyeye zaman geçirmeye gelmez. Bir ihtiyacı varsa, işini gücünü bırakarak gelir. Hakim ve savcı çağırırsa, vatandaşımız en önemli işlerini bırakıp gelir. Gelen insanları da burada saatlerce bekletirsek, isteklerini yerine getirmezsek, hor karşılarsak adliye işkence hane haline gelir. Önceliğimiz adliyeyi, böyle bir görüntüden kurtarmak olacaktır. Bizden önce görev yapan arkadaşlarımız da bu düşünceyle çalışmışlar. Biz bunu biraz daha ileri götüreceğiz” dedi.
Muş’ta görev yapmanın kendisine göre sıkıntıları olacağını vurgulayan Kaya sözlerini şöyle sürdürdü;
“Herkes dört dörtlük değil. Gül ekenler güven içerisinde işlerini yapsınlar ama diken ekenler yalın ayak gezmesinler. Topluma kin, nefret, kötülük ekenler, milleti canından bezdirenler de ayağını ona göre denk alsın. Biz diken ekenlerle hukuk çerçevesinde mücadele etmeye geldik. Kanun, tüzük, yönetmelik neyi emrediyorsa onu uygularız. Onun dışında bizim kimseye karşı özel bir husumetimiz olmaz. Biz tamamen meclisimin çıkarttığı kanunlar çerçevesinde olması gereken neyse onu yaparız. Adliyede hiçbir arkadaşımız keyfi bir şey yapmaz. İnsanlar kararlardan memnun olmayabilir. Mahkeme mutlaka bir tarafı haklı, bir tarafı haksız bulacaktır. Bu işin kuralı budur. İnsanlar kabul etmeseler de bizde ön yargı olmaz. Böyle olanlar varsa da ortaya çıkar.”
Muş E Tipi Kapalı Cezaevi’nde kapasitenin üzerinde tutuklu ve hükümlü bulunduğunu belirten Kaya “3. yargı paketi çerçevesinde 29 tutuklu ve hükümlü yararlandı. Halen de durumu incelemede olanlar var. Bu sayı daha da artacaktır. Açık cezaevine de 24 kişi ayrılmış. Biz de açık cezaevi olmadığı için çevre illere gönderdik. Geçtiğimiz hafta Adalet Bakanlığı’ndan iki daire başkanımız bizi ziyaret etti. Cezaevini gezdikten sonra onlarla sohbet etme imkanına sahip olduk. Biz de açık cezaevi talebinde bulunduk. Uygun bir yer ve bina bulmamız halinde açık cezaevi açılması için yardımcı olacaklarını söylediler. Burada, ailesinin yanında olması gereken bir şahıs, açık cezaevi olmadığı için başka bir ile gidip gelmek zorunda kalıyor. Burada açık cezaevi açıldığı zaman hükümlülerin daha erken cezaevinden ayrılma imkanları oluyor. Böyle olunca da hem ilimizdeki cezaevini rahatlatır, hem de çevre illerdeki cezaevlerini rahatlatır. Biz açık cezaevi için bina arayışı içerisindeyiz. Uygun bir mekan bulabilirsek bu konuyu bakanlığa bildireceğiz. Açık cezaevi açılırsa Muş’a her alanda büyük bir hareketlilik gelir” diye konuştu.
Cezaevlerini soğuk mekan olmaktan çok sıcak yuva haline getirmeye çalıştıklarını belirten Kaya konuşmasında; “Biz mümkün olduğunca cezaevlerini soğuk bir mekan olmaktan daha çok sıcak bir yuva haline getirmeye çalışıyoruz. Cezaevinde bulunanların, hangi suçu işlemiş olursa olsun, suç bizim için tel örgünün dışında kalır. Onu tel örgünün dışında mahkemeler yargılamasını yapar. Cezaevine geldikten sonra bizim için oradaki insanların tamamı ayrım yapmaksızın eşittir. Onların sağlığı, güvenliği, barınması, temizliği, aynı kurallara tabidir ve onların devletin misafirleridir. Cezaevimizin bütün koridorlarında kamera var ve en ufak bir olumsuzluğu takip edebiliyoruz” ifadelerine yer verdi.
Muş`un Sesi Gazetesi
