Fikret Sancar, Muş Şeker Fabrikasının Muş’a lazım olduğunu vurgulayarak, Fabrikanın özelleştirilmemesi gerektiğine dikkat çekti.
Şeker İş Sendikası Muş Şubesi Başkanı Fikret Sancar yaptığı yazılı basın açıklamasında: “Muşta bir tane şeker fabrikası var. Şeker fabrikaları bulundukları bölgelere hayat verirler . Ama illerde ama ilçelerde Yurdun dört biryanında kurulu bulunan Fabrikalar sosyo ekonomik yönende büyük katkılar sağlamaktadır. Sağladıkları katkılar o bölgeler nispeten daha huzurlu ve karışıklıkların olmadığı bölgeler oldukları görülmektedir. Şeker fabrikaları Özelleşen diğer kurumlara göre daha komleks, hitap ettiği kitleler yönünden daha geniş bir alan sahip olması hasebi ile de önemlidir.çalışanlar yönüyle Çiftçi nakliyeci yan ürünleri ilede Hayvan besicisi kozmetik yem, sağlık gibi pek çok alanda ülke ve bölge ekonomilerine büyük katma değerler sağlamaktadır. İşin sosyal yönü ile baktığımızda özellikle Doğu annadoluda özel girişimcilerin yatırım yapmaya yanaşmadığı, açılanan bütün teşfiklere rağmen yatırımların gelmediği gelmesi halinde bile pek az bir istihtam meydana getirdiği bir gerçektir.Bu anlamda bölgede şeker fabrikaları yıllardır devlet desteği ile milyonlara ekmek kapısı olmuştur. Bu tür kurumlarda kar amacı güdülmemesi doğaldır. Devletin sosyal görevlerindendir. Bu fabrikaların temelini atanlar devlet kar etsin, ülke şekersiz kalmasın; mantığı ile olmamıştır. Ama zaman içerisinde bütün olumsuzluklara rağmen bu fabrikalar karlı çalışmış ülke ekonomisine katkı sağladığı gibi şekerde dışa bağımlı kalmamak adına şekerimizi üretmiş ve imkan verilmesi ile yurt dışına şeker ihracatı yapılmış bu anlamda 2000 yılında sadece Rusyaya 600 000 ton şeker ihracatı yapılmış ve Rusya gibi şeker üreticisi bir ülkeye bu miktarda şeker ihracat rakamı önemlidir. Şeker fabrikaları kendi sanayisini yenilemiş ve fabrikalar kurar hale gelmiştir .Buna rağmen avrupa yada gelişmiş ülkeler tarzında desteklenmemiş ihracattan doğan görev zararlarını bile hazine karşılamamıştır. İncelenirse Dünya şeker kartellerinin Türkiyede Pancar sektörü ve Şeker fabrikalarının önünü kesmek için Faaliyetleri görülecektir.Nitekim Wikileaks belgelerinde bu konu mevcuttur. Muşumuza baktığımızda Özelleşip neticede kapatılan kurumlarımızı halkımız bilmektedir . Her satılan kurum kapanmış; Çalışanlar mağdur ve ilimize giren kaynaklar kesilmiştir.Ancak bu mana da Şeker fabrikamızın konumu dahada farklıdır. İşsizlik oranımız resmi rakamlarla bile %16 ların üzerindedir. Milli gelirde 81 ilde sonda ikinci İnsanlarımıza ekmek veren işveren sınırlı , iş bulabilen taşeron işçileri kimi kayıt dışı kimi haklarını alamamakta tamamına yakını açlık sınırı altında bir gelire sahip ;budurumda Şeker fabrikalarını özelleştirmekle belki birilerine rant sağlamaktan başka halkımıza hiçbir faydası olmayacaktır. Alıcıların fabrikanın kapasitesini verimini sormaktansa öncelikle arsa fiyatlarını araştırmaları manidardır. İlimizde eğer kapkaçtan yakalanan genci avukat savunurken “ beni savunmayın benim arkadaşlarım ceza evinde bende oraya gitmek istiyorum” deyip kurtuluşu cezaevinde arıyorsa ,işkurun açtığı 3 aylık bir kurs için varını yoğunu verip siyasilerin peşinde bu üç aylık kurs için binlerce gencimiz kuyruklar oluşturuyorsa 1000 kişiyi istihdam eden bir kurumun özelleşip kapanma riskii ile karşı karşıya bırakılması halkımızı düşündürmelidir . Özellikle insanımızın bilinçlenmesi şarttır. İnsanlarımıza çocuk parası vererek, Çiftçiye Tapunu getir paranı al bir şey ekmene gerek yok mantığı ile her kesime üçbeş kuruş harçlık vermekle sorunlarımızı çözemez İnsanımızı tembelliğe sevketmiş oluruz. Bu düşünce gelecek adına sakıncalıdır. Üretici bir toplum olmak zorundayız kötüyüde üretsek dahi üretip kazanan bir toplum bilinci oluşturmalıyız. Bu çerçevede şeker fabrikasının önemi bir daha ortaya çıkmaktadır.Temeli atıldığı 1976 yılından beri Arşivlerinde kayıtlara baktığımızda sadece çalışan olarak altı yedi bin kişinin ekmek yediği Büyük bölümünün emeklilik hakettiği ,kiminin başka fabrikalara nakil ve yerlerine yeni genç insanlarımızın istihtam edildiği bir fabrika bunun yanında 20 000 cüzerinde çiftçinin Ürününü teslim ettiği kamyoncu ,traktörcü, esnaf kısaca bütün muş halkının refah düzeyine katkı sunan , kalkındıran bir fabrika; kısa sürede de kapanma olasılığı olmasına rağmen özelleştirme kapsamına alınıyor. Biz Şeker iş Sendikası olarak 7 yıldır hukuki mücadelemizi verdik ve vermeye devam edeceğiz konu sadece çalışanların meselesi değil muşlunun meselesidir. 10-15 işçi çalıştıran işverene sayısız teşfikler verilirken Halen 1000 çalışanı ile piyasaya 2 milyon tl gibi aylık bir girdi sağlayan bir kurum 11000 çiftçi ailesine ekmek veren bir fabrikanın kurtuluşu sadece başbakanın iki dudağı arasında olması ve ulaştığımız siyasilerin bunu başbakana iletememesi düşündürücüdür. Onun için biz diyoruz ki Muşta birtane şeker fabrikası var. Başka yok başka kurumumuz da kalmadı.Sahip çıkarsak hepimizin olmaya devam edecek çıkmasak başkalarına bir süre arpalık akabinde yem fabrikası,Un fabrikası Süt Fabrikası ve Tekel gibi Acı bir netice ile sonlanacaktır” dedi.
Muş Ovası Gazetesi